YILLIK ortalama 1000 tonluk üretimle Türkiye’nin rezene ihtiyacının yüzde 80’lik bölümünün karşılandığı Burdur’da sezonun son hasadı yapıldı. Burdur Ticaret Borsası Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Ömer Faruk Gündüzalp, “Bugün dünya üretim sıralamasında ilk 10’da, ihracat sıralamasında ise ilk 5’te yer alan rezenemize Avrupa’dan Uzak DoÄŸu’ya kadar geniÅŸ bir coÄŸrafyada talep var” dedi.
1970’li yıllarda getirilen ilk tohumların toprakla buluÅŸturulmasıyla rezenenin Türkiye’ye tanıtıldığı Tefenni’ye baÄŸlı Beyköy, üretimde lider konuma geldi. Beyköy’ün ardından rezene üretimi bölgede hızla yayılırken, Tefenni, Karamanlı ve Çavdır ilçelerinde de rezene tarlaları oluÅŸtu. Yaklaşık 4 bin dekar arazide yıllık ortalama 1000 ton rezene üretilen bölge, günümüzde Türkiye piyasasının yüzde 80’ini karşılar hale geldi. CoÄŸrafi iÅŸaret tescili ile korunan organik rezeneler az su isteyen yapısıyla geleceÄŸin tarım ürünleri arasında da yerini aldı. Hem üreticiye kazanç kapısı olan hem de saÄŸlık ve sanayideki geniÅŸ kullanım alanıyla Burdur’a dünya pazarlarında söz hakkı kazandırmaya hazırlanan rezenenin bu yılki son hasadı da yapıldı.
Beyköy’de gerçekleÅŸen sezonun son rezene hasadına katılan Burdur Ticaret Borsası Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Ömer Faruk Gündüzalp, Türkiye’nin rezene ihtiyacının yüzde 80’lik kısmını Burdur’un karşıladığını söyledi. Gündüzalp, “Rezene, yalnızca ekonomik deÄŸeriyle deÄŸil, saÄŸlık açısından sunduÄŸu faydalarıyla da öne çıkmaktadır. Sindirim sistemine, gözlere ve cilde yararları, baharat ve çay sektöründeki kullanımı, kozmetik ve ilaç sanayisindeki deÄŸeri, son dönemde sindirimi kolaylaÅŸtırıcı özelliÄŸi sayesinde bebek mamalarında dahi tercih edilmesi, rezene bitkisinin ne denli kıymetli bir ürün olduÄŸunu göstermektedir” dedi.
‘GELECEĞİN TARIMI İÇİN STRATEJÄ°K BÄ°R ÃœRÃœN’
Rezenenin az su isteyen bir bitki olmasının da avantajlarını anlatan Gündüzalp, “Rezene, az su isteyen bir bitki olmasıyla geleceÄŸin tarımı için stratejik bir üründür. Su kaynaklarının azaldığı bir dönemde, üreticimiz için büyük avantaj saÄŸlamaktadır. Çünkü alın terimizle sulanan organik rezeneler; bu bereketli topraklara vuran güneÅŸin ışığı, temiz havamız ve çalışkan üreticimizin emeÄŸiyle birleÅŸerek yalnızca kazanç kapısı deÄŸil aynı zamanda insanlığa ÅŸifa kaynağı olmaktadır” diye konuÅŸtu.
‘REZENE Ä°LE DÃœNYA PÄ°YASASINA BURDUR’U DUYURACAÄžIZ’
Burdur’un anason ve rezene üretiminde lider konumda olduÄŸunu hatırlatıp, tıbbi ve aromatik bitkilerin özel olarak desteklenmesi gerektiÄŸini söyleyen BaÅŸkan Gündüzalp, “Bugün dünya üretim sıralamasında ilk 10’da, ihracat sıralamasında ise ilk 5’te yer alan rezenemize; Avrupa’dan Uzak DoÄŸu’ya kadar geniÅŸ bir coÄŸrafyada talep vardır. Ancak Burdur’un bu pazarlarda daha güçlü söz sahibi olabilmesi için yalnızca üretmek yetmez ticareti de doÄŸru kurgulamak zorundayız. Burdur Ticaret Borsası olarak bizler; tahıl ve hayvancılık ürünlerimizin yanı sıra ÅŸehrimizde büyük bir potansiyel barındıran tıbbi ve aromatik bitkilerde de pazarımızı geniÅŸletmeyi ve yalnızca Türkiye’de deÄŸil, dünya piyasalarında da ‘Burdur’ adını güçlü bir ÅŸekilde duyurmayı hedefliyoruz. Bu doÄŸrultuda, üretimimizi güçlendirirken ticareti de planlı, sürdürülebilir ve katma deÄŸer odaklı kurgulayarak, rezenemizi daha güçlü bir marka haline getireceÄŸiz” dedi.
Sezonun son rezene hasadını yapan Ä°smail Åžengün de “Tefenni, Karamanlı ve Çavdır bölgesinde yaklaşık 4 bin dekar arazide yıllık ortalama 1000 ton rezene üretiyoruz. Hem iç piyasada hem de dış piyasada karşılık buluyor. Az su istemesi de bizim için avantaj. Burdur’da 50 yılı aÅŸkındır üretilen organik rezenelerimiz, bölgemizde anasonla birlikte önemli bir üretim kültürü oluÅŸturdu. Bu sayede de piyasada Burdur’dan çıkan rezenelere öncelik veriliyor” dedi.
